Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun, İstanbul’a 18 bin 95 metrekarelik alana sahip içinde 1000 kişilik etkinlik merkezi, park alanı, atölye, ticari noktalar ve Sinema Tarihi Müzesi’nin de yer aldığı “Sultanşehir Kültür Adası” projesinin kazandırılacağını, yapılacak “Güzelce Ekoturizm Doğa Yürüyüş Parkuru Projesi”nin de hazırlık sürecinde olduğunu söyledi.
AA’nın İstanbul ofisini ziyaret eden Dursun, İstanbul Haberleri Müdürü Muhammed Enes Can ile bir araya geldi.
Dursun, ziyaretin ardından ilçede yürüttükleri çalışmalara ve projelere dair AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Sultangazi’de seçimlere 77 vaat ile girdiklerini aktaran Dursun, aradan geçen 4,5 yılda 280’e yakın projeyi hayata geçirdiklerini anlattı.
Tüm bunların yanı sıra 2019’dan bugüne yapımına başlanmış 2, planlaması tamamlanmış 8 projede ilerleme kaydedemediklerini aktaran Dursun, şu değerlendirmede bulundu:
“5 yıl İstanbul açısından büyük bir kayıp da Sultangazi açısından çok daha büyük bir kayıp. Ne yazık ki bu dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle bu çalışmaları yapamadık. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bu çalışmaları yapma iradesi yoktu, kabiliyeti yoktu, yeteneği yoktu ne yazık ki. Ciddi bir yönetim sorunu olduğunu görüyoruz. Bu işlerin hiçbirini yapamayan ne yazık ki başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere İstanbul’a dair bir aidiyet duyguları yok. İstanbul’u kalkındırmak, İstanbul’a daha iyi hizmet etmek, İstanbul’u yaşatmak adına, daha iyi olması adına bir kaygıları, bir düşünceleri yok. Ama ben hep şunu söylüyorum; ‘Düşünceleri olsaydı bile ki yok, kabiliyetlerinin de olmadığını, bu 5 yıl içerisinde görmüş olduk.’ Buna yönelik bir kadrolarının da olmadığını görmüş olduk.”
Dursun, bu nedenle İstanbul’un 5 yıl boyunca durduğunu vurgulayarak, “AK Parti döneminde yapılan hizmetlerin tüketildiği bir dönemi yaşamış olduk.” ifadesini kullandı.
“Çalışmalarda ilçenin her alanına dokunmaya çalıştık”
Abdurrahman Dursun, çalışmalarda ilçenin her alanına dokunmaya çalıştıklarını belirterek, “Yaşayan bir şehir var, bu şehrin her alanına dokunmak zorundasınız. 550 bin insan yaşıyor Sultangazi’de. 81 vilayetin güzel insanlarının olduğu bir şehir. Dolayısıyla bu şehirde sadece imar faaliyetleri yaparak meseleleri çözdüm diyemezsiniz. İnşa faaliyetlerimiz de ihya faaliyetlerimiz de devam edecek.” diye konuştu.
Belediye seçimlerinin hemen ardından ihtiyaç olan araçları kiralama yerine satın almaya yönelik bir süreci başlattıklarını dile getiren Dursun, alınan ambulans, iş makinesi, geri dönüşüm araçları, çöp arabası ve yolcu servislerini ilçe halkının malı haline geldiğini kaydetti.
Dursun, satın alma süreçlerinin belediyenin kendi öz kaynakları ile gerçekleştiğine vurgu yaparak, bütün bunları yaparken hiçbir kamu bankası ya da özel bankadan kredi kullanmadıklarını, tek bir bankaya tek kuruş faiz ödemediklerini söyledi.
Bununla övündüklerini aktaran Dursun, “Çünkü 5 yılın sonuna geldiğimizde Sultangazi Belediyesi, Sultangazi’ye birçok şeyi kazandırmış oldu. Kültür merkezleri, hizmet binaları, devasa yeraltı otoparkları, yine devam eden katlı otoparklar yapmış, Galericiler Sitesi, koca koca parklar, şehrin 57 caddesinin elektrik hatlarını yer altına almış ve dekoratif aydınlatmayla pırıl pırıl hale getirmişiz. Bu ve benzeri 280’e yakın iş yapmışız ve bütün bu işleri yaparken de tek kuruş kredi kullanmamışız. Bu bizim açımızdan büyük bir başarı.” ifadelerini kullandı.
Kiralamaların ilçenin üzerinde ağır bir yük oluşturduğunu, fakat satın alımla ciddi bir tasarruf sağlandığını aktaran Dursun, bu modelin ilçedeki 280’e yakın projenin finansmanını sağladığını bildirdi.
“Sultangazi’yi, Sultanşehir yapmalıyız biz artık”
Dursun, Sultangazi’nin altyapı, çevre düzenleme, eğitim, kültür-sanat ve spor merkezleri gibi projelerle artık kendi kendine yetebilen bir noktaya eriştiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Sultangazi’yi artık dışarıya açmamız lazım. Ne demek bu? Herhangi birisi İstanbul’a geldiğinde, Türkiye’ye geldiğinde, ‘Ben nereye gideyim?’ dediğinde, ‘Sultangazi’ye de gelmelerini gerektiren birkaç işimiz, en azından bir işimiz olmalı.’ diyorum. Çünkü şehri dışarı açmadığınız, o etkileşimi sağlamadığınız, bir başka ilçedekinin sizin ilçenize gelmesini sağlamadığınız veyahut bir başka şehirde yaşayanın sizin ilçenize gelmesini sağlayacak çeşitli çalışmaları ortaya koymadığınız müddetçe şehir kendi içerisine kapanıyor ve kendi içinde yaşayan bir forma bürünüyor. Biz bunu istemiyoruz. O yüzden ‘Sultangazi’yi, Sultanşehir yapmalıyız biz artık.’ diyoruz.”
Bu şekilde bir isim değişikliğinin şehir adına güzel bir iş olabileceğini vurgulayan Dursun, “Ama Sultanşehir sadece isim değişikliğiyle olacak bir konu değil. Şehri dışa açarak, güzelleştirerek insanların bu şehre geldiklerinde bulacakları alanlarla esasında bu ismin bir manası olmalı.” dedi.
İlçeye kazandırılacak 2 proje
Dursun, bu kasamda ilçeye “Sultanşehir Kültür Adası” projesinin kazandırılacağını belirterek, toplam 18 bin 95 metrekarelik alana yapılacak projenin içinde 1000 kişilik etkinlik merkezi, park alanı, atölye ve ticari noktalar, Türkiye’nin en büyük Sinema Tarihi Müzesi, kütüphane ve sosyal faaliyetlere sahip cami medresenin yer alacağını söyledi.
“Güzelce Ekoturizm Doğa Yürüyüş Parkuru Projesi”nde de hazırlık sürecinde olduklarını aktaran Dursun, Mimar Sinan Şehir Ormanı’ndan başlayarak sırasıyla Cebeci köyündeki tarihi Rum Kilisesi, Güzelce Kemeri, Alibey Baraj Gölü ve son olarak Mağlova Kemeri’nde tamamlanacak yaklaşık 7 kilometrelik alanda bir doğa yürüyüş parkuru oluşturacaklarını bildirdi.
Dursun, “Güzelce Ekoturizm Doğa Yürüyüş Parkuru Projesi’ni, Sinema Tarihi Müzemizle de entegre edeceğiz. Müzeye gelenleri buraya taşıyabilecek bir ring sistemiyle ekoturizm alanına taşıyacağız çünkü orada da gerçek bir tarih var. Sinema Tarihi Müzesi’nde alet edevatları sergileyeceğiz ama burada da Mimar Sinan’ın yadsınamayacak eserleri var. Mağlova Kemeri, Güzelce Kemeri var.” diye konuştu.