ABD’de Fulton County bölgesi Başsavcısı Fani Willis, Trump soruşturması için işe aldığı Nathan Wade adlı savcı ile aralarında “kişisel bir ilişki” olduğunu teyit etti.
Willis ve Wade, iddialar üzerine açılan dava için mahkemeye sundukları yazılı savunmada, Trump soruşturması sırasında “mesleki birlikteliğimiz ve dostluğumuzun yanı sıra kişisel bir ilişki de geliştirdik” ifadelerini paylaştı.
Bu olayın devam eden Trump davası sürecini etkilememesi gerektiğini öne süren Willis, bu ilişkiden dolayı herhangi bir şahsi finansal çıkar da elde etmediğini savundu.
Willis, iddiaların medyanın ilgisini çekmekle birlikte Trump hakkında açılan davadan kendisinin “diskalifiye edilmesi için yasal dayanak oluşturmadığını” ve “herhangi bir mali veya kişisel çıkar çatışması olmadığını” öne sürdü.
Davaya bakan yargıç, Willis ile Wade’i 15 Şubat’ta mahkemede sözlü ifade vermeye çağırdı.
Georgia’daki “2020 seçim sonuçlarına müdahale girişimi” davasında eski Başkan Donald Trump ile birlikte yargılanan 18 kişiden biri olan Michael Roman, Başsavcı Willis’in “romantik ilişkisini” mahkemeye taşıyarak kendilerine açılan davanın düşürülmesini talep etmişti.
“GİZLİ İLİŞKİ KAMUOYUNU DOLANDIRMAK İÇİN”
Roman, Willis’in, Wade ile girdiği “gizli ilişkinin kamuoyunu dolandırmaya yönelik bir eylem” olduğunu savunmuş, Wade’e yapılan ödemelerden Willis’in de “kişisel olarak faydalandığını” öne sürmüştü.
ABD Temsilciler Meclisi Yargı Komitesi de Willis hakkındaki “uygun olmayan romantik ilişki” iddiaları hakkında inceleme başlatarak, Willis’ten bu konuda ve Trump davasını kapsayan hususlarda belge talebinde bulunmuştu.
Willis, Yargi Komites’ Başkanı Jim Jordan’ı, Trump’ın yargılanmasını engellemeye çalışmakla suçlayarak, söz konusu talebi “açık bir eyalet ceza soruşturmasına haksız ve yasa dışı bir müdahale” olarak nitelendirmişti.
Willis hakkındaki iddialar nedeniyle Trump da Georgia’daki davanın düşürülmesi gerektiğini savunmuştu.
TRUMP’A AÇILAN DAVA
Georgia’nın Atlanta kentinde, “eyaletteki 2020 başkanlık seçimi sonuçlarına müdahale girişimi” iddiasını uzun süredir soruşturan Fulton bölgesi savcılarının sundukları deliller ve tanık ifadelerinin ardından Trump’a yeni suçlamalar isnat edilen iddianame, 14 Ağustos’ta kamuoyuna açıklanmıştı.
98 sayfalık 41 suçlamanın yer aldığı iddianamede, Trump’a aralarında “bir kamu görevlisinin yeminini bozmaya teşvik”, “yalan beyanda bulunmak için komplo kurma” ve “eyaletin yolsuzluk ve şantajla mücadele ile ilgili kanunu ihlal etme” başlıklarının da bulunduğu 13 suç isnat edilmişti.
Trump’ın yanı sıra aralarında eski avukatları Rudy Giuliani ve John Eastman ile eski Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Mark Meadows’un da bulunduğu 18 kişiye daha suçlama yöneltilmişti.
Trump, hakkındaki dava nedeniyle başsavcı Willis’i “radikal sol bölge savcısı” sözleriyle eleştirmiş, “Willis, cadı avı için kampanya yürüttü ve kampanya yapmaya, para toplamaya devam ediyor. Bu cadı avı, sahtekar Joe Biden’in Adalet Bakanlığı ile sıkı koordinasyon içinde.” şeklinde ifadeler kullanmıştı.