Kocaeli’nin İzmit ilçesinde lise öğrencisinin darbedildikten sonra ölümüne ilişkin 3’ü tutuklu 5 sanığın yargılanmasına başlandı.
Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, yaşı 18’den küçük olan tutuklu sanıklar Y.K, H.M.K, Y.A. ve tutuksuz sanıklar Y.S.K ve A.B.K. ile taraf avukatları hazır bulundu.
Sanıklardan Y.K, ölen 16 yaşındaki Kıvanç Uman ile “kız meselesi” yüzünden husumetli olduğu olduğunu, olayın gerçekleştiği gün Uman’ın kendisini arayarak konuşmak için çağırdığını söyledi.
Giderken yolda arkadaşlarının da kendisiyle geldiğini belirten Y.K, Uman’ın bir anda kendisine yumruk atması üzerine kavga ettiklerini anlattı.
Y.K, ayrıldıktan sonra arkadaşlarının da Uman’la kavga ettiğini, daha sonra oradan ayrıldıklarını belirterek, “Kavga tamamen bitti. Ben uzaklaştım, biraz sonra geri geldim. Gelirken de ambulans ve polisler vardı. ‘Benim arkadaşım, görebilir miyim?’ dedim, polis ‘Göremezsin.’ dedi. Sonra dedemi aradım, olayı anlattım.” ifadesini kullandı.
“Bıraktığımda yere düştü”
H.M.K. de olay günü planlarının Y.A. ve diğer arkadaşlarıyla birlikte çarşıya gitmek olduğunu, Y.K’yi ilk defa o gün Y.A’nın evinde gördüğünü ifade etti.
Parka vardıktan 10-15 dakika sonra Uman ve arkadaşlarının geldiğini aktaran H.M.K, “Kıvanç geldi, bir çember oluştu. Kıvanç ceketini çıkardı. Sonra oradan biri ‘Başla.’ dedi. Kıvanç, Y.K’ya vurdu, birbirini darbetmeye başladılar. Biz olaya çok da karışmak istemiyorduk, olay bizimle de alakalı değildi. Sonra onları ayırdık, birbirlerine daha fazla zarar vermesinler diye.” savunma yaptı.
H.M.K, bir süre sonra Uman ve Y.K’nin tekrar kavga etmeye başladığını dile getirerek, şunları anlattı:
“Sonrasında biz tekrardan ayırmaya girdik. Ayırdığım sırada Kıvanç bana ‘Sen ne karışıyorsun?’ diyerek aileme küfür etti. O an geri çekildim. Gidip vurmazsam arkadaşlarım arasında dalga geçileceğimi, korkak olarak görüleceğimi düşündüm. Hem kendimi göstermek hem de olayı kapatmak amaçlı Kıvanç’ın iki kere karnına vurdum, bir kere de kesinlikle sert olmayacak şekilde yüzüne vurdum. Sonrasında Kıvanç zaten ayaktaydı, hiçbir sıkıntısı yoktu.
Sonra arkamdan Y.A. gelerek Kıvanç’a vurdu, ikisi yere düştü. Olayın şokundan tam ne olduğunu anlamadım. Y.A. Kıvanç’ın üstünü çıktı, sonra kafasını, boynunu, yüzünü yumruklamaya başladı. Sonrasında Y.A’yı Kıvanç’ın üstünden ittirdim. O sıra Kıvanç yerde bayılmış durumdaydı, titriyordu. Kıvanç’ı kontrol etmek amaçlı elinden tuttum, kaldırdım. Bıraktığımda yere düştü. O an korktum, bize ‘Gidin.’ filan dediler. Oradan kaçtık.”
Sanık Y.A. ise o gün arkadaşlarıyla çarşıya gidecekleri için H.M.K, M.K.Ö. ve A.A’nın evlerine geldiğini anlatarak, yolda Y.K. ile karşılaştıklarını kaydetti.
Selamlaştıktan sonra kısa bir süre sonra Uman ve arkadaşlarının geldiğini aktaran Y.A, “Kıvanç ve arkadaşları Y.K’ye doğru küfür ederek geliyorlardı. Bellerinde bıçak vardı. Sonrasında Y.K. ve Kıvanç birbirleriyle küfürleşmeye başladılar, ardından Kıvanç Y.K’ye vurdu. Teke tek kavga etme suretiyle birbirlerine vurmaya başladılar. Ayırdık bir daha kavga ettiler. Y.K’yi aldım, elini yüzünü yıkamaya götürdüm. O esnada Kıvanç ve arkadaşlarının M’ye saldırdığını gördüm. Olay yerine gittiğimde Kıvanç’ın bir sıkıntısı yokmuş gibi gözüküyordu. Kıvanç’a vurmadım, üzerime atılan suçlamayı kabul etmiyorum.” şeklinde konuştu.
Boksör olup olmadığının sorulması üzerine Y.A, çocukken boks yaptığını, artık müzikle ilgilendiğini ve boks yapmadığını ileri sürdü.
Tutuksuz sanık Y.S.K, azmettirme suçlamasına yönelik savunmasında, Kıvanç ve Y.K’nin kavga edeceğinden haberinin olmadığını iddia ederek, parkta dururken kavganın başladığını anlattı.
Yorgun ve halsiz kaldığını görünce Uman’ı desteklemek istediğini belirten Y.S.K, “O anki stresle korkuyla ne dediğimi de hatırlamıyorum. Ondan sonrası zaten aklımda yok.” dedi.
Olayı azmettirdiği iddia edilen tutuksuz sanık Y.B.K. ise bir arkadaşıyla maç bileti almaya giderken parktaki kavgaya rastladığını öne sürerek, kavgayı görünce uzaklaştığını, birkaç dakika sonra geri döndüğünde Uman’ın yerde tepkisiz halde yattığını dile getirdi.
“Sanıklardan hiçbiri çocuğumla arkadaş değil”
Kıvanç Uman’ın babası Orhan Uman, oğlunun başarılı bir öğrenci olduğunu aktararak, “19 Mayıs’ta da müzik gösterileri vardı. 19 Mayıs’ta oğlumu toprağa verdik.” dedi.
Anne Derya Uman da sanıkların hiçbirinin çocuğuyla arkadaş olmadığını, hepsinin çelişkili ifadeler verdiğini belirtti.
Uman, “Neden kimse polis çağırmamış? Çocuğuma gittiğimde orada zaten hayatını kaybetmişti, müdahale ediliyordu. Çok şükür Rabbim bana oğlumu 4 gün yoğun bakımda sevmeme müsaade etti. Oğlumu 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramında kaybettim.” ifadelerini kullandı.
Tanıkların dinlenilmesinin ardından tutuklu sanıkların mevcut halinin devamını kararlaştıran mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Olay
İzmit ilçesinde 15 Mayıs 2023’te İnönü Caddesi’ndeki parkta Kıvanç Uman (16) ile Y.K, Y.A. ve H.M.K. arasında kavga çıkmış, aldığı darbeler nedeniyle ağır yaralanan Uman, 4 gün tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti.
Olayın ardından gözaltına alınan Y.K, Y.A. ve H.M.K. daha sonra tutuklanmıştı. Suça sürüklenen çocuklar ve tanıkların anlatımları ile diğer incelemeler sonucu A.B.K. ve Y.S.K. da soruşturmaya dahil edilerek tutuksuz yargılanmalarına karar verilmişti.
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, müşteki beyanı, tanık anlatımları, suça sürüklenen çocukların savunmaları, cep telefonu kaydı görüntüleri ve inceleme tutanakları, kamera görüntüsü, adli tıp raporları, siber raporları, araştırma tutanakları, İl Gençlik ve Spor Müdürlüğünün belgeleri delil olarak gösterildi.
İddianamede, Y.K’nin “hakaret” suçundan 3,5 aydan 2 yıl 4 aya, “kasten öldürme” suçundan 9 yıldan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenirken, H.M.K. ve Y.A. hakkında ise “kasten öldürme” suçundan 14 yıldan 20 yıla hapisle cezası talep edildi. A.B.K. ve Y.S.K’nın da “kasten öldürmeye azmettirme” suçundan 9 yılan 12 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.